Tarih: 08.02.2015
Fotoşopla düğün albümü yaptım
* Ses tonum kibar diye İzmirliyim diyorum ama Boluluyum
* Gelinlik fotoğrafı göstermek için fotoşopla kullandım
* Önlem olarak sevgililerimizi kız ismi ile kaydediyoruz
Kamu ve özel sektör çalışanı eşcinsellerin iş hayatında maruz kaldığı ayrımcılık ODTÜ Kadın Çalışmaları yüksek lisans öğrencisi Aysun Öner’in yaptığı tez çalışmaları sayesinde kitaplaştı. “Beyaz Yakalı Eşcinseller: İşyerinde Cinsel Yönelim Ayrımcılığı ve Mücadele Stratejileri” adlı kitapta, 25-39 yaş arası aralarında bankacı, akademisyen, avukat, mühendislerin bulunduğu 20 eşcinsel ile yapılan mülakatlar yer aldı. Kitapta yer alan anlatımlardan bazıları şöyle:
- Muhafazakâr bir üniversitede araştırma asistanı Cenk: “Kamu sektöründe her zaman kovulma korkusu yaşarsınız. Bana doğrudan eşcinsel olduğumu söylemediler. Hayat tarzım yüzünden olduğunu söylediler. İstifa etmemi istediler. Dekan ne selam verdi ne de benimle konuştu. Dışlandım. İstifa etmedim ve durumu sendikaya bildirdim. Saçımı kestirdim, küpelerimi çıkardım. Kendimi değiştirmeye mecbur kaldım. Yönetim değişti. Yeni dekan akademik yetersizlik gerekçesiyle beni kovdu.”
- Muhafazakâr bir şehirde Sosyal Bilimler alanında akademisyen olan Bora: “İşyerinde önlem olarak sevgililerimizi kız ismi ile kaydediyoruz. Mesela Özgür’se Öznur yaparız. Ben hep tek çocuk olmama sığınırım. ‘Tek çocuk olduğum için eğitimli bir aileden geldiğim için kibar yetiştirildim derim. Soranlara ‘İzmirliyim’ derim, ‘Neden düzgün Türkçe ile ve kibar konuşuyorsun’ dediklerinde. Çünkü konuşmam belli ediyor. Halbuki İzmirli değil, Boluluyum. Bir kere başım ağrıdı. ‘Hangi lisedensin’ diye soruldu. ‘Atatürk Lisesi’ dedim. Öyle bir lise var gerçekten ama öğretmenlerini bilmiyorum. ‘Şu öğretmeni tanıyor musun, şunu biliyor musun’ diye sıraladı, şaşırdım kaldım. Derslere kim giriyor öğrendim. Efemine olarak görüldüğüm için iş hayatında ayrımcılığa uğruyorum.”
Anlaşmalı evlilik yaptım
- Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okulda öğretmen olan Sevgi: “6 yıl çalıştığım yerde insanlar evimi görme bahanesiyle geldiler. Anlaşmalı evlilik yaptım, boşandım. Bu evliliği gerçek bir evlilikmiş gibi lanse etmek zorunda kaldım. ‘Gelinlikli fotoğrafların’ diye soruyorlardı. Ben de ‘Gelin, göstereyim’ diyordum. Artık photoshop ile falan... Vaktiyle Doğu’da görev yaparken Batı’ya tayin olmak için evlenmiştim. Sonrasında bu evlilik ve boşanma üzerine yarı uydurma hikayeler yazmaya başladım. Diyorum ya, şizofrenik bir hayat.”
Fatih Ürek imgesi var
- Teknik sektör çalışanı mühendis Ferhat: “Toplumda ve kültürde kimin sesi zayıfsa onlar zayıf insanlardır ve yönetemezler imajı var. Bu cinsel yönelim kültürü yüzünden yönetici atamalarında elendiğimi düşünüyorum. Kendimi maskülen olarak tanımlıyorum fakat kibar bir ses tonum var. Bir Fatih Ürek imgesi var ve Fatih Ürek’e benzediğiniz oranda ayrımcılığa maruz kalırsınız. Bir anlamda kadınlık hep olumsuz olanla bağdaştırılır.”
İşyerinde Oyun yaptılar
- Banka çalışanı Çetin: “(Ayrıldığı erkek arkadaşı eşcinsel olduğunu işyerinde ifşa edince) Yöneticim ‘Hemen iznini kullan’ dedi. İzin girilen sayfanın şifresini panikle hatırlayamadım. Mesai bitmek üzereydi. ‘Yarın gelirim’ dedim. Bir arkadaşıma ‘İzin formu dolduramadım. Sen doldursana, ben imzalayayım’ dedim. ‘Tamam’ dedi. Hiç aklıma gelmiyor bunların oyun yapacağı. Müdire hanım telefonu açmıyor, yoğundur diyordum. İş arkadaşları, ‘Genel müdürlük halletti izin fişini’ dedi. 1 Mart’ta maaşımın yarısı yattı. Şube müdürünü aradım. ‘Zaten bu şekilde çıkmasaydın yüz kızartıcı suçtan çıkartılacaktın, böylesi daha iyi oldu’ dedi. İzin formunu istifa gibi yorumlamışlar. Benim adıma fiş doldurdukları yalan.
KAYNAK: www.milliyet.com.tr 08.02.2015
Okuyucu Yorumları |
geçende avrupadan bir kaç eşcinsel yoldaşla konuşuyordum. aslında yoldaş demek istemiyorum arkadaş hiç demek istemiyorum çünkü çok benciller bi ortamda eşcinsel ayrımcılığa uğradım ve bunun için hakkımı ararken homofobik homoseksüel arkadaşlarımızla tartışıyormuşuz durumuna döndü tartışmanın seyri heteroseksüel bireylerden ziyade. şimdi bu yaşananlara üzülüyorum daha sağlam örgütlenmeli birbirimizi kayırmalı kollamalı diyorum sonra da homofobik homoseksüellerin bile karşıma dikildiklerini ve kendilerinden başka ülkelerde yaşayan eşcinselleri önemsemediklerini hatta kendilerinden başka eşcinselleri önemsemediklerini görünce diyorum ki kendi kendime herkesi ve herşeyi sen mi kurtaracaksın. keşke yapabilsem hem göçüp gitmeden ben de görebilsem yaşasam hem de benden sonrakilere de bunu bırakabilsem ama olmuyor siz istemediğiniz sürece bireysel olarak ne senin ne benim gücümüz yetmiyor henüz adalet sistem toplum düzenimiz birey ve insan odaklı olamadığı için öznel olarak değil sürü psikolojisiyle hareket etmek zorunda kalınıyor ve sonra sürüyü salıyoruz çayıra bizi eşcinsel olarak yaratan mevlam kayıra...
Yazan : Obscuration Beğen (4 kişi bu yorumu beğendi.) |
Turkiyede escinsel evlilik yasasinin cikarilmasi konusunda bos bi uğraş verecegimize toplum içerisinde cinsel tercihimize saygi duyularak kabul gorsek insan muamelesi görmek en mantiklisi. işte biz escinsellerin tek sorunu toplum icinde dislanmadan saygi sevgi görmektir. Özel sektorde ve devlet kurumlarinda cinsel tercihimize bakilmaksizin is perfonsamiza verimimize bakilmali ven insanca muamele görmeliyiz. işte bunun savasini savasini vermemiz gerkirken tuturmusuz escinsel evlilik yasasi cikarilsin. Ben buna karşıyım. hiçbir zamanda eşcinsel evliliğe sıcak bakmayacam bakmayacam o kadar!
Yazan : Ben_Harika Beğen (3 kişi bu yorumu beğendi.) |
Eğer sizi, çalıştığınız şirket atmaya karar verdiyse, bu bankacı Çetin`in olduğu durumdaki gibi, bekleyin ve şirket sizi işten çıkartsın. İzin alması yanlış olmuş. Her zaman bu durumlarda, işten atılmayı beklemek gerekir. İş hukuku açısından, bu aklınızda olsun...
Yazan : Calgary Beğen (1 kişi bu yorumu beğendi.) |